Gülseren Başocak

Tarih: 17.11.2025 18:41

GELECEĞİ KORUMAK, BUGÜNÜN SORUMLULUĞUDUR

Facebook Twitter Linked-in

Toplumun geleceği üzerine konuşacaksak, önce çocuklardan başlayacağız. Çünkü

bir çocuk güvende değilse, hiçbirimizin geleceğe dair kurduğu cümleler gerçeğe 

dönüşmez. Şiddet, istismar ve ihmal; yalnızca bireysel dramlar değil, toplumun 

bütün dokusunu zedeleyen travmalardır. Bugün hâlâ birçok çocuk, evinde, 

okulunda, sokakta sessizce acı çekiyor. Kimi duyulmadığı için, kimi inanılmadığı 

için, kimi de "ayıp" denilerek susturulduğu için… Ama bir gerçek var: Sessiz kalan herkes, istismarın görünmez ortaklarıdır. 

 

Vizyon Hukukçular Derneği olarak yıllardır sürdürdüğümüz çalışmalar sırasında gördük ki; istismar vakaları yalnızca hukuki bir dosya değildir. Her biri, sessizce büyüyen bir acının, zamanında fark edilmeyen bir çığlığın, doğru yerde duyulmayan bir yardım çağrısının hikâyesidir. Bu nedenle mücadelemiz, yalnızca maddi gerçeği değil; duygusal, toplumsal ve insani boyutları da kapsayan çok yönlü bir çabadır.

 

Sempozyumlarımızda, saha çalışmalarımızda, eğitim programlarımızda ve bireysel danışmanlık süreçlerimizde binlerce yurttaşla bir araya geldik. Öğretmenlerden hukukçulara, sağlık çalışanlarından akademisyenlere kadar geniş bir kesimin katkılarıyla “Çocuğun üstün yararı” artık soyut bir ifade değil, somut bir sorumluluk hâline gelmelidir.” ilkesini toplumsal bir bilince dönüştürmek için el ele verdik. Bugün bu çabaların toplumda karşılık buluyor olmasını görmek hepimize umut veriyor.

 

Toplumsal farkındalık artıyor, evet. Ancak bu yeterli mi? Hayır. Çünkü bir tek çocuk bile güvende değilse, başarıdan söz etmek mümkün değildir. Buradan her yurttaşa seslenmek istiyorum, Gördüğünüz, duyduğunuz, şüphelendiğiniz her vakada adım atın. Bir ihmal, bir hayatı söndürür. , Bir ihbar, bir hayatı kurtarır.

 

İstismar yalnızca mahkeme koridorlarında çözülmez. Bazen bir komşunun dikkati, bir öğretmenin uyanıklığı, bir hekimin hassasiyeti ya da bir vatandaşın cesareti çok daha önemli rol oynar. Çocukları korumak, herkesin görevidir. “Ben karışmam” diyen bir toplumda çocuklar asla güvende olmaz.

 

Ancak şunu açıkça ifade etmek isterim, Bir tek çocuk bile güvende değilse, görevimiz tamamlanmış değildir.

Her yurttaşımız, yaşadığı çevrede bir çocuğun kaderini değiştirebilecek güçtedir. Bu güç; ihbar etmekten vazgeçmemekte, gördüğünü görmezden gelmemekte, duyduğunu ciddiye almakta ve sezdiğini inkâr etmemekte yatar. Sessizlik, istismarın en büyük ortağıdır; cesaret ise en güçlü ilacıdır.

 

Bugün her birimizin kendisine sorması gereken soru şudur, Bir çocuğun suskunluğu karşısında ben ne yapıyorum? Çünkü adalet; yalnızca mahkemelerde değil, bireyin kendi tavrında başlar. Bir sistem, çocukları korumuyorsa eksiktir. Bir toplum, çocuklarının çığlıklarını duymuyorsa sessizdir. Bir gelecek, çocuklar güvende değilse kurulamaz.

 

Vizyon Hukukçular Derneği olarak kararlıyız, Sadece hukukun değil, vicdanın da sesi olmaya; sadece suçların değil, umutların da izini sürmeye; sadece ihlalleri değil, farkındalığı da büyütmeye devam edeceğiz.

 

Bu yüzden siz değerli okurlarıma bir çağrıda bulunuyorum, Eğer çevrenizde aile içi şiddet, istismar yahut mağduriyet olduğuna dair en küçük bir şüphe bile varsa, sessiz kalmayın.


Biz buradayız. Uzman ekibimizle yanınızdayız. info@vizyonhukukculardernegi.com adresinden bize ulaşabilir, destek alabilir veya gönüllü olarak projelerimize katılabilirsiniz.

 

Unutmayın; şiddeti yaşayan kadar izleyen de yaralanır. Ve en büyük yarayı da çocuklarımız alır.

 

Bugün uzatacağınız bir el, yarın bir çocuğun dünyasını aydınlatabilir. Dayanışmanın, sevginin ve adaletin gücüyle daha güvenli bir toplum yaratmak elimizde.

 

Sevgiyle, duyarlılıkla ve adalet inancıyla,

Gülseren BAŞOCAK

  Genel Başkan


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —